SERÜVENLERLE DOLU MAKYAJ HİKAYELERİ - 2

Serüvenlerle Dolu Sahne Makyajı Hikayeleri - 1 'i Anılarım bölümünden okuyabilirsiniz...
http://izmirsahnemakyaji.blogspot.com.tr/p/anlarm.html


Sahne Makyajı deyince aklınıza sadece sahne sanatlarına yönelik makyajlar gelmesin. Yılların tecrübesine sahip bir sanatçı olarak bunu çok net bir şekilde söyleyebilirim. Bu bölümlerde size gerçekten yaşamış olduğum ilginç olayları hikaye tadında anlatmaya çalışıyorum. Bazen gerçekten öyle ilginç teklifler geliyor ki, kırk yıl düşünsem aklıma gelmeyecek cinsten. Bunlardan biri birazdan anlatacağım gerçekten yaşadığım bir olay.

Sosyal ağlarda ve arama motorlarında İzmir'de Sahne Makyajı olarak arama yaptığınızda karşınıza çıkan sayfalardan biriyim ve halen aktif olarak bu alanda çalışmalar yapıp eğitimler vermeye devam eden bir sanatçıyım. Bir gün bir gencin aklına çılgın bir fikir gelmiş ve beni aramıştı. Telefonda geçen diyalogda "zombi makyajı" yapılması konusunda benden bilgi istemişti. İlk etapta nerede kullanacağını, ne zaman uygulamanın yapılacağını sordum, sordum ki ben de yoğun programımın içinde uygun bir zaman dilimi ayırıp ayıramayacağımı belirleyeyim. Zombi Makyajı yapmak benim için anormal bir durum değildi, ancak nerede kullanılacağını öğrendikten ve randevulaşıp telefonu kapattıktan sonra uzun bir süre düşünmeme sebep olan bir istekti. 

Arayan genç kız, erkek arkadaşının doğumgünü için bir süpriz yapmak istemiş ve erkek arkadaşının da zombilere - tahmin edeceğiniz gibi oldukça popüler olan bir diziden etkilenmiş- özel ilgisi olduğundan bahsetmişti. Bir zombi ile karşılaşmanın hayalini kuran bu genç delikanlıya düzenledikleri süpriz parti için kız arkadaşı da zombi olma fikrini seçmişti. 

Neyse, randevulaştığımız gün ve saatte atölyeme erkek kardeşiyle birlikte geldiler. Bu arada atölyem o zamanlar İzmir'in merkezinde, pek çok sanatçının da atölyelerinin bulunduğu bir iş hanında bulunuyordu. Pek çoğunuz gitmiştir sanırım bir iş hanına ya da önünden geçmiştir en azından. Atölyemin bulunduğu iş hanının girişinde dönerci, kafeterya, tekelci ayrıca da bir de kahve bulunmaktaydı. Ortamı hayal edebildiğinizi umuyorum. Neyse bu genç arkadaşımıza güzel bir zombi makyajı yaptık, makyajı yapmakla kalmayıp kıyafet ve saç detaylarını da ilave ettik. Sonunda atölyemden filmlerdeki zombileri aratmayacak bir makyajla ayrıldı. Saç-baş dağınık, üstü başı yırtık pırtık, kurumuş pıhtılaşmış kan revan içinde, yüzünde dehşet verici bir makyaj...

Ben atölyemden çıkıp o halde handan geçişini ve ulaşması gereken yere nasıl ulaşacağıyla birlikte, erkek arkadaşının tepkisini de gerçekten merak ediyordum. Hoş, handa bulunan diğer atölye sakinleri ve kahvede çalışan ve atölyelerimize servis yapan çaycımız yıllar içinde benzer manzaralarla karşılaştıkları için alışmışlardı, peki ya sokaktakiler?

Telefon numaralarımız birbirimizde bulunduğu için sonraki bir günde tekrar iletişime geçtik. Gideceği yere ulaşmak için taksi kullanmış, bir kaç taksi şoförünün onu taksisine kabul etmediğini düşünüyorum ... Erkek arkadaşının evine gidip bir yere saklanmış, parti açılışını saklandığı yerden aniden bir zombi yürüyüşüyle karşısına çıkarak gerçekleştirmişler. Erkek arkadaşı da gerçekten ama gerçekten korkmuş hatta kızcağıza tekme tokat girişmiş. İyi ki sağ salim gittiğini ve erkek arkadaşının elinden de sağlam bir şekilde kurtulduğunu söyledim. 

Gerçekten yaratıcı zihinlere hayranlık duyuyorum. Makyaj uygulaması için gelen yaratıcı tekliflere her zaman açık oldum. Bu sayede de buradan sizlere anlatabileceğim hikayeler oluştu.

Bir sonraki hikayemiz; başka bir doğum günü süprizi ile ilgili olacak...